Miguel de Unamuno

"My books are marked down because most of them are marked with a on the edge by publishers."

Tüccar bir baba ve ondan on yedi yaş küçük karısının altı çocuğundan üçüncüsü ve ilk erkek çocuk olarak Bilbao’da dünyaya geldi. Dört yaşına girdikten sonra babasını kaybetti ve annesi ikinci kez evlendi. Madrid Complutense Üniversitesi’nde felsefe ve edebiyat üzerine eğitim aldı. Salamanca Üniversitesi’nin Eski Yunan Dili Kürsüsü’nde profesör, sonrasında aynı üniversitede üç kez rektörlük görevine getirildi. ‘98 Kuşağı’nın önde gelen yazarlarından biri olan Miguel de Unamuno; dogmatik düşünceye, özellikle faşizme karşı savaşmış ve bu uğurda 1924 yılında diktatör Miguel Primo de Rivera tarafından Fransa’ya sürgüne gönderilmiştir. Unamuno için ölüm mutlak bir şeydir, hayat biter. Bununla beraber, yaşayabilmek için gereken şey, ölümden sonra bilincimizin hayatta kaldığına inanmaktır. Ona göre, bir Tanrıya inanmak, rasyonel olmayan bir imana sahip olmak ihtiyacı vardır; böylece insanoğlunda inanma ihtiyacı ve böyle bir ihtiyacı reddeden akıl arasında kalan, sürekli bir çelişki durumu vardır. Unamuno, ölümünden onlarca yıl sonra Avrupa’da doruk noktasına varacak varoluşçu ekolün öncülleri arasında gösterilmektedir. Kendine özgü ve samimi üslubuyla ‘kardeşim’ diye adlandırdığı Kierkegaard’ı doğrudan okuyabilmek için Danca da öğrenmiştir.

Born 1854-1936
Category Roman, öykü

Yazarın Kitapları

Aşk ve Pedagoji

Yazar: Miguel de Unamuno
Çeviren: Mesut Özden Gözütok
Türü: Roman
Basım Tarihi: Nisan 2017
Sayfa Sayısı: 208
Ebat: 13,5 x 19,5 cm
Kağıt: Holmen, 70 gr.
Barkod No: 978-605-67164-3-0

 

“Bir aforizma yazmak için ara verir ve sonra devam eder: ‘Diyordum ki evladım, sağduyulu kişilerle fazla temas etme çünkü hiç saçmalamayan birisi, yemin olsun sana, aptalın önde gidenidir. Özel bir şırıngayla herkesin şakaklarından kanına dört paradoks, üç kaos ve bir ütopyadan oluşan bir serum zerk edebilsek  kurtulurduk. Cehalet mutluluğundan kaç. İhtiyarların tecrübe dedikleri şeye inanma, günde yüz kere dua eden bir mübarek, yıllarca dua etmeyenden, dua ettiği  için daha iyi biliyor değildir. Ayrıca, sadece engeller olduğunda yürüdüğümüz yola dikkatimizi veririz. Diğer tecrübe türüne gelirsek, şu kitapların bahsettiği, ona da aşırı derecede güvenme.’”

Ölümün Aynası

Yazar Adı: Miguel de Unamuno
Çevirmen Adı: Mesut Özden Gözütok
Türü: Öykü
Cilt: Ciltsiz
Basım Tarihi: Haziran 2016
Sayfa Sayısı: 176
Ebat: 13,5 x 19,5 cm
Kağıt: Holmen, 70 gr.
Barkod No: 978-605-66359-4-6

 

İspanyolların ünlü ‘98 kuşağının önde gelen ismi, usta yazar Miguel de Unamuno’nun “Ölümün Aynası” adlı öykü kitabı ilk kez Türkçe’de…
“İyi bir öyküde en önemli şey durumlar ve geçişlerdir. Özellikle de bu sonuncusu. Geçişler, ah! Bu konuya dair, ünlü melodram yazarı D’Ennery şöyle diyordu: “Bir dramada (drama demek öykü demektir), önemli olan durumlardır; acıklı ve heyecan verici bir durum tasarlayın ve karakterlerin ne söylediğine fazla önem vermeyin, çünkü halk ağlarken işitmez.” İşte bu, halkın ağlarken duyamaması, ne derin bir gözlem! Büyük aktör Antonio Vico’nun suflörlüğünü yapmış biri diyordu ki, La muerte civil’in bir temsilinde, ikilem içinde ölüyormuş gibi yaptığı zaman, bayanlar gözyaşlarını saklamak için ona dürbünle bakıyorken, baylar burunlarını siliyor gibi yapıp gözlerini kurularken, büyük aktör Vico, boğuk hıçkırıklar ve kesik kesik gelen acıma cümleleri arasında, suflörüne muhasebeyle ile ilgili bazı görevler veriyormuş. Onun sahip olduğu güç ağlatmayı bilmek!”